HÜSEYİN YILDIZ-MEDYABEYErşan Kuneri, çıktığından beri çevremde yoğun baskıya maruz kalıyorum.
İzledin mi?
Nasıldı?
Bu bir ölçüde normal bir şey olabilir. Fakat benim dikkat ettiğim herkesin bir tedirginlik içinde olduğu.
Beğendin mi?
Beğenmedin mi?
Yemin ediyorum oy verirken bu kadar baskıyı hissetmiyorum.
Sanki herkes beğenince kendini bir yere konumluyor. Beğenmeyince başka yere.. Sevince espriden anlıyoruz, herkes anlayamaz; sevmeyince başka vb…
Ben bu gerilimden uzak Zafer Algöz’ün Gibi karşılaştırması üzerinden stressiz, eğlenceli olmaya çalışarak içeriğe çok girmeden kendi gözlemlerime dayanarak yazı yazmak istedim… Bu tweti atarak bu yazı imkanını sağladığı için “ordinaryüs” Zafer Abimize teşekkür ederim.
1. Gibi de mütevaziliği hissedersin
Erşan Kuneri’de kibri.
2. Gibi beğendirme kaygısı gütmez..
Erşan Kuneri’de “iyi bir şey yapmalıyım”ı iliklerine kadar hissedersin.
3. Gibi sıcaktır..
Kuneri karışık
4. Gibi’deki dostluklar doğaldır..
Kuneri de zorlama..
5. Gibi’de küfür yerinde..
Kuneri’de her yerdedir..
6. Gibi’de oyunculuklar doğal olmaya çalışır…
Kuneri’de büyük..
7. Gibi’nin reklama ihtiyacı yoktur. Dilden dile büyümüştür.
Kuneri, her attığın adımda karşında reklamı ile…
8. Gibi’nin bir seviye karşılaştırmasına ihtiyacı yoktur..
Kuneri’nin her bölümünde seviye başkadır..
9. Gibi’de emek vardır..
Kuneri’de emek + prodüksiyon..
10. Gibi’de Gibi’yi sevmediğin zaman Feyyaz Yiğit’i sevmemiş olmuyorsun;
Kuneri’de sanki Kuneri ‘yi sevmezsen Cem Yılmaz’ ı da sevmiyorsundur..
11. Gibi’yi soran birine keskin olarak ya “hastasıyım” ya da “sevmedim” dersin…
Kuneri’yi soran birine bir gün “sevdim” öbür gün “kötü” diyebilirsin.